Son yıllarda Kayseri’nin yerleşik aileleri yarattıkları değerlerle Türk iş dünyasına
damgalarını vuruyorlar. Kayserili işadamlarının bu girişimci ruhları pek çok bölgeye
ve firmaya da örnek teşkil ediyor. Kayseri’nin ticarette bu denli ön planda olması
iş hayatını da hareketli kılıyor. Kayseri’nin ticaret hayatındaki bu canlılığı nakliye
sektöründe de kendisini gösteriyor.
Türkiye’nin ortasında yer alan Kayseri, artan sanayiyle birlikte gelişen nakliye
sektörü ile de ön plana çıkıyor.
Transtur Uluslararası Nakliyat Türkiye’nin 42’inci Kayseri’nin de ilk uluslararası
nakliye firması dır.32 senelik köklü bir firma olan Transtur Uluslararası Nakliyat
‘ı bu özelliği onu sektöründeki saygın firmalardan biri yapmaktadır.
Transtur Uluslararası Nakliyat ortaklarından Celal Turgut ile Trans tur’un dünü,
bugünü ve yarınını konuştuk.
Kayseriler Borçlarına Sadıktır
Kayseri’de çalışmaktan dolayı çok memnun olduklarını dile getiren Turgut, “Kayserililer
iyi pazarlık yapar. Bu anlamda çok iyi paralar kazanamazsınız. Ancak bunun yanında
Kayserililer borçlarına çok sadıktır. O yüzden ayaklarınız yere sağlam basar.” diyor.
Türkiye ile İtalya arasında sefer yapan Transtur Uluslararası Nakliyat ‘ın filosunda
60 adet SCANİA çekici ve 70 adette treyler yer alıyor. Celal Turgut İtalya’ya çalışma
nedenlerini şöyle açıklıyor: “İtalya’ya çalışmayı seviyoruz. Çünkü bu hatta sürücülerimizi,
gelir ve giderlerimizi rahatlıkla kontrol edebiliyoruz. Özellikle sürücülerden kaynaklanan
olumsuzlukları en aza indirmiş durumdayız ve onlarla hiç sorun yaşamıyoruz desek
yeridir. Öte yandan RO-RO’yu kullanarak uzun vadede karlı çıkıyoruz. 7-8 yaşındaki
araçlarımız toplamda 400 bin dolayında kilometre yapıyor ve bu araçların bakım giderleri
daha düşük, ikinci el değerleri de diğer hatlarda çalışan araçlara oranla daha yüksek
oluyor.”
Yerine Getiremeyeceğimiz Sözü, Vermeyiz.
İhracatçı firmalara çok iyi hizmet verdiklerinin altını çizen Turgut, bugüne kadar
taşımadan dolayı herhangi bir müşteri şikâyeti ile karşılaşmadıklarını dile getiriyor.
“Hiçbir zaman ucuz nakliye yapmıyoruz. Rekabetimizi kaliteli hizmetin üstüne kurmuş
durumdayız. Sürücülerimizi sürekli eğitimlere tabi tutuyoruz. Onların müşteri ile
ilişkilerinde uyumlu bir birey, yurt dışı ve içinde trafik kurallarına, gümrük mevzuatına
uygun hareket eden sürücüler olarak eğitiyoruz. Şirket kurallarına uymayan sürücüler
asla firmada barınamazlar. Sürücülerimize günlük 9 saatten fazla seyahat etmemeleri
ve kendilerini yorgun ve uykusuz hissetmeleri durumunda derhal istirahat etmeleri
tavsiye edilir. Yük çeşitli olumsuz şartlardan dolayı geç kalma ihtimali halinde
derhal müşterimizi önceden bilgilendiririz. Yerine getiremeyeceğimiz sözü asla vermeyiz.”
Kalabalık bir aileye sahip olan Celal Turgut, 9 kardeşi var. Kardeşlerin en küçüğü
olan Celal Turgut, büyük kardeşleri Halis ve Adnan Turgut ile birlikte nakliye ve
diğer şirketleri yönetiyor. “Babamızın 1979 yılında vefat etmesiyle görevi bizler
devraldık. Amacımız babamıza ve ailemize yakışır bir şekilde bize miras bıraktığı
bu işi geliştirerek sürdürmektir.. Bugüne kadar da bunu başardığımıza inanıyorum”
diyen Turgut, akaryakıt nakliyesi ve satışı ile demiryolu vagon imalatıyla hizmet
alanlarını iyice genişlettiklerini sözlerine ekliyor.
Başka Araçlara Kanımız Isınmıyor
Biz SCANİA ailesini cezbeden bir eşsiz özelliği’ de Transtur Uluslararası Nakliyat
kurulduğu 1975 yılından bu yana tam 32 senedir filosunda sadece SCANİA barınmaktadır.
Transtur Uluslararası Nakliyat’ın filosunda Scania’dan başka araç bulunmadığını
vurgulayan Turgut bunun sebebini şöyle açıklıyor. “Kayseri’ye ilk olarak çekiciyi
babam getirdi. Hiç unutmuyorum 1974 model SCANİA çekiciyi Kayseri’ye geldiğinde
herkes bu araçtan söz ediyordu.
“Babam her şeyin iyisini severdi. İyi marka giyerdi, iyi marka araçlara binerdi.
SCANİA’ yı da iyi bir marka olduğu için seçti.” diyen Turgut, başka marka araçları
kısa sürelide olsa denemelerine rağmen kanlarının o araçlara ısınmadığını vurguluyor.
Doğuş Otomotiv ile çok iyi bir ilişki içinde olduklarını da belirten Turgut, “Doğuş
ile tam bir aile olduk” diyor. Doğuşun, Scania’yı Türkiye’de çok iyi noktalara getirdiğine
inandığını söyleyen Turgut; “Doğuş Otomotiv ile beraber her şey daha farklı oldu.
Bugüne kadar her türlü sorunumuzda yanımızda oldular. Genel Müdür ile istediğimiz
her an görüşebiliyoruz. İnanın araç alırken pazarlık yapmayız. Doğuş ve Scania’ya
duyduğumuz güven bu noktada” diyor.
Scania’nın verdiği eğitimlere de değinen Turgut, bu eğitimler sayesinde araçların
gerçek performans değerlerine ulaşabildiklerini söylüyor. Pek çok sürücünün yeni
araçların kullanımında eksikleri olduğuna değinen Turgut, eğitimler sayesinde bu
eksikliklerin düzenli olarak giderildiğini vurguluyor.
Türk Nakliyecisi Engelleniyor
Nakliyeciliğin zor meslek olduğunun altını çizen Turgut, günün 24 saati telefonlarının
müşterilerden veya sürücülerden gelebilecek mesajlar için açık olduğunu ifade etmekte.
Son yıllarda Avrupa ülkeleri tarafından Türk nakliyecisinin önüne çeşitli engeller
koyulduğuna dikkat çeken Celal Turgut, “Avrupa Türk nakliyecisine elinden gelen
her türlü zorluğu gösteriyor. Son 5 yıldır artık iş eziyet ve yıldırma politikası
haline dönmüş durumda. Avrupa birliği ülkeleri SCHENGEN vizesi vermemek için her
gün yeni bir bahane üretiyorlar, yine Avrupa birliği ülke polisleri Avrupa’nın en
genç tır filosuna sahip Türk nakliyecilerine gülünecek sebeplerden yüksek meblağlarda
ceza kesmekteler. Ve ne yazık ki Avrupa’da sahipsiz olduğumuzu hissetmekteyiz.
Fanatik Fenerbahçeli olan Celal Turgut, araçlarının çekicisine ve tentesine de bu
tercihi yansıtarak sarı-lacivert renkleri tercih ettiğini söylüyor. Fenerbahçe’nin
şampiyonluklarında kutlamalara katıldığını belirten Celal Turgut, bazı dönemlerde
özellikle ihracat yüklemelerinin sıkıntılı ve az olduğu dönemlerde ihracat yapan
yakın arkadaşlarının “Araçların rengini sarı-kırmızı yap sana yük verelim” gibi
tekliflerini geri çeviriyor.
Turgut, bununla ilgili bir başka hikâyesini şöyle aktarıyor.
“Müşterinin bir tanesi SCANİA’ dan 5 tane araç sipariş etmiş ama daha sonra alamıyor.
Bunun üzerine beni aradılar. ‘Elimizde 5 araç kaldı alır mısınız’ dediler. Bende
olumlu cevap verdim. ‘Yalnız bir sorun var’ dediler. Araçlar kırmızı. Olmaz dedim.
10 bin avro daha düşük fiyat verdiler yine almam dedim. 20 bin avro da verseler
filomdaki araçların rengini değiştirmem, diyor Celal Turgut.
4 yıldır TED Kayseri Koleji Mezunlar Derneği Başkanlığı’nı da yürüten Celal Turgut,
aynı zamanda bayanlar 1.basketbol liginde mücadele eden TED Kayseri Bayan Basketbol
Takımı’nın Başkan Yardımcılığını da yürütüyor.
Firmanızın kuruluş süreciyle ilgili bilgi verir misiniz? Bu sektöre girmeye nasıl
karar verdiniz ve bugünlere nasıl geldiniz?
Firmamız kayserinin ilk Türkiye’nin de 42.uluslararası nakliye şirketi olarak 1976
da babamız seyit Halil Turgut tarafından kuruldu ve vefatından sonrada çocukları
olarak bizler atamızın mesleğini geliştirerek devam ettiriyoruz.
Siz bu sektöre adım attığınızda sektör ne durumdaydı ve sektörün bugün geldiği nokta
hakkında neler söyleyebilirsiniz?
1975 yılında sektördeki araç sayısı birkaç yüz adet ile sınırlı iken, bu gün yüz
binler ile ifade edilmektedir. 1975 yılında Türkiye’nin dış ticaret hacmi 1-2 milyar
dolar iken, bu gün 200 milyar doların üzerine çıkmıştır, uluslararası nakliyeci
sayısı 40-50 civarında bir sayı iken bugün 1500 üzerinde uluslar arası nakliyeci
bulunmaktadır O günlerde aracı takip etmek imkânsız idi, araç yola çıkar ve ancak
yük yerine varıp boşaltınca sürücü bir telefon kulübesinden sizi arayınca haberdar
olur idiniz, Bugün ise aracı uydu vasıtası ile her an takip edebiliyorsunuz ve cep
telefonları ile nerde olur ise olsun sürücü ile kontak kurabiliyorsunuz. Bütün bu
söylediklerime ilave edilecek daha onlarca örnek var ama sanırım bu kadar bile sanırım
nerelerden hangi noktaya geldiğimizi gösterir.
Sizce nakliye sektörünün en önemli sorunları nelerdir?
Nakliye işi gerçekten dünyanın en zor işlerinden biridir. Çünkü her bir aracınız
bir an size bağlı ve onun yapacağı tüm hatalardan siz sorumlusunuz. Ve çok klasik
bir ifade olacak ama Türkiye’nin en büyük sivil toplum kuruluşlarından olan und
gibi güçlü bir derneğe sahip olmamıza rağmen sorunlarımızın bir çoğu ortada duruyor
ve en kötüsü biz bunları o kadar kanıksadık ki bunları artık sorun olarak görmüyoruz.
Örnekler isek;
Araçlarımızın ruhsatı sürücülerimizin ehliyeti var,ama yurt dışına çıkarken yıllardır
Türkiye otomobil Turing kurumundan sadece 1 yıl geçerli ve yüksek meblağlar ödeyerek
yurt dışında geçerli beynelmilel ehliyet ve ruhsat alırız ve hiçbir özelliği yoktur.şimdi
düzenlenen ruhsat ve ehliyetler de tüm Türkçe açılmaların İngilizcesi de vardır
ve peki biz neden bir daha aynı belge için para ödeme k zorundayız.5o araçlık bir
filo için her yıl 13.000 tl ödemekteyiz. Araçlarımız Türkiye de Avrupa tarafından
tanınmış muayene istasyonlarında muayene edilirken, ayrıca cent muayenesi dediğimiz
muayeneyi tekrar yaptırmak zorunda kalıyoruz ve her yıl 7.500 Tl fazladan para ödüyoruz.
Trafik sigortası yaptırıyoruz ama yurt dışında tanınmadığı gerekçesi ile ayrıca
yeşil sigorta yaptırıyoruz ve her yıl 40.000€ civarında fazladan para ödüyoruz.
Ama hiç kimse bunlara itiraz etmez ve neden diye sormaz,çünkü boynumuzun borcu olmuş..
Bunun dışında Türki cumhuriyetlerindeki vize problemini hiç anlayamadım, En büyük
zorlukları bize çıkartırlar, en yüksek meblağları bizden alırlar ve hepsi bir seferliktir.
Her sefer 400-500 doları bulan toprakbastı parası ve 150-200 dolarları bulan vize
ücreti ödemek zorundasınız. Bana göre Türkiye cumhuriyetinin Türki cumhuriyetlerinde
hiç itibarı yoktur ve yabancılara gösterdikleri saygının yarısını bize göstermiyorlar,
bunuda hiç anlayamadım, aynı soydan geliyor isek, bize neden eziyet ederler, Aynı
şekilde Romanya –Macaristan’a da yüksek geçiş ücretleri ödüyoruz. Ve en önemlisi
yıllık 80.000 TL civarında mtv ödüyoruz, devletin ihracata ve uluslar arası ticarete
bu kadar katkısı olan ve her zaman mali sorunları bu sektörden mtv yi kaldırması
gerektiğini düşünüyorum. yani ticari araçlardan bu verginin kaldırılması lazımdır.
Kayseri’de nakliye sektöründe sizin ölçülerinizde toplam kaç firma olduğunu tahmin
ediyorsunuz? Kayseri’nin nakliye sektöründe gelişmişlik derecesi nedir?
Kayseri de 30 civarında uluslar arası nakliyeci vardır, bunlardan yaklaşık 10 adedini
kayseri ölçeğinde büyük olarak tanımlar isek, diğerleri orta ve küçük şirketlerdir.
Kayseri sanayisinin abartıldığı kadar gelişmiş olmadığını düşünüyorum, Kayserinin
bulunduğu fiziki yere göre sektörümüzün fazla bile geliştiğini düşünüyorum. firma
ve araç sayısı olarak. Ama İstanbul da ki gibi büyük lojistik firmalar oluşmasını
bekleyemeyiz neticede bu talep meselesidir.
Sektörünüzde kayıt dışı çalışan firmaların sektörünüze etkileri nelerdir? Bu sayının
ne kadar olduğunu tahmin ediyorsunuz?
Bizim sektörümüz ihracat ve ithalatçıların hizmetindedir ve işlemlerin tamamı gümrükten
geçtiği için kayıt dışılıktan bahsetmek mümkün değildir. Ben sektörde kayıt dışı
çalışabilen olduğuna inanmıyorum ve doğal olarak bir etkiden bahsedemeyiz.
Yönetim kurulu başkan yardımcısı
Adnan TURGUT